Daha önce hakkında düşüncelerimi paylaşmış olduğum kitapların Podcast yayını videoları: Bir Gençlik Masalı, Fangirl, Lola ve Komşu Çocuk, Ölümsüz Ece, Matilda, Marslı, Dönüşüm...

15 Mart 2020 Pazar

Bir De Baktım Yoksun



Bir De Baktım Yoksun – Yekta Kopan
Can Yayınları, İstanbul, 2010
Sayfa Sayısı: 160
Yekta Kopan'ın yazmış olduğu "Bir De Baktım Yoksun" kitabıyla ilgili düşüncelerimi paylaştığım podcast yayınını aşağıdaki linkten dinleyebilirsiniz. Yayının metni aşağıdadır.
Kitap, babasıyla ilgili pişmanlıkları olan karakterlerin anlattığı altı öyküden oluşuyor. Bu karakterler; hayatlarının belli bir dönemine kadar babasıyla olan sorunları bir şekilde göz ardı etmişler ancak yaşadıkları olaylar sonrasında vicdanlarıyla yüzleşmek zorunda kalmışlar. İşte kitap; bu kişilerin ruh hallerini, düşüncelerini öyle güzel işlemiş ki, gerçekten etkilendiğimi söyleyebilirim. Gerçi; bu kitaptaki öykülerle ilgili etkileyicilik babanızla ilişkinize göre değişebilir.

Az önce belirttiğim gibi, kitapta altı farklı öyküye yer verilmiş. Bu öyküler; Sarmaşık, Portobello 22, Kırmızı, Battaniye, Kertenkele ve İyi Uykular başlıklarını taşıyor. Tüm öyküler alt başlık da sayabileceğimiz ufak açıklamalarla desteklenmiş. Her öykünün başlangıç sayfasında ünlü yazarlardan alıntılar yapılmış. Ayrıca hemen hemen her öyküde bir çok film, kitap, yazar, ressam ve tablo referansları verilmiş. Bu referanslar farklı alanlardan keşifler yapabileceğiniz ufak bir kaynak niteliği de taşıyor.

Kitabın arka kapağında da belirtildiği gibi; unutulmaz bir karşılaşmalar kitabı, “Bir De Baktım Yoksun”. Gerçekten de farklı arayışlar içinde olan karakterlerin karşılaştığı durum ve kişiler, bunların karakter üzerindeki duygusal yansımaları etkileyici şekilde işlenmiş. Ama daha önce de belirttiğim gibi, bu etkileyicilik babanızla ilişkinize göre değişebilir. Bu nedenle, bu kitap benim açımdan baba-oğul ilişkilerini yansıtan iyi kitaplar arasına çoktan girmiş durumda. 

Yazar, kitabı babasının vefatından sonraki dönemde yazmış. Duygusal yoğunluğu fazla olan bir dönemde yazdığı için olsa gerek, öykülerde vermek istediği duyguları başarılı bir şekilde yansıtabilmiş. Aynı zamanda kitap 2010 yılında Yunus Nadi ve Haldun Taner öykü ödüllerini almış. Dil kullanımı ve okuyucuya hissettirdikleriyle bu ödülleri almış olmasına sevindim açıkçası.  

Benim için bu kitabın önemi ise, daha kişisel sebeplerden geliyor. Burada bir parantez açarak kitabın benim için neden önemi olduğundan bahsetmek istiyorum. 2010 yılında, Yekta Kopan’ın verdiği bir konferansa katılmıştım. Elbette o zamana kadar, onu yazar kimliğinden çok seslendirme sanatçısı kimliğiyle tanıyordum. Bu kitaptan önce başka hiçbir kitabını okumamıştım. Gerçekten keyifli geçen bir konferans sonrası aklıma takılan bir sorunun cevabını almayı çok istemiştim. 

Yekta Kopan, kendisi gibi seslendirme yapan Yeşim Kopan’ın kardeşi. Yeşim Kopan, benim çok sevdiğim, 1976 Japon yapımı “Şeker Kız Candy” isimli çizgi dizide ana karakter Candy’i TRT kanalı için seslendirmiş kişi. Çizgi dizinin Japonca ve çeşitli dillerdeki dublajlarına internet üzerinden ulaşabilirsiniz. Hatta 50 bölüm civarı Türkçe dublajlı bölümü de bulabilirsiniz. Ancak, bu Türkçe dublaj TRT kanalının dublajından farklı. Dizi, TRT’den sonra özel kanallarda da birkaç kez tekrar gösterilmiş. Özel kanallar için farklı bir seslendirme kadrosuyla diziye tekrar dublaj yapılmış. Ancak, belli bir bölümden sonra dublaj yapılmamış. TRT, dizinin tamamına Türkçe dublaj yapan tek kanal. Ve ben de dizinin tamamını bu dublajla seyretmek istediğim için bu bölümlere ulaşmaya çalışıyorum. Bu dublaja ulaşmak neredeyse imkânsız olduğu için seslendirmeyi yapan kişilerden bilgi alabilmek adına onların yakınındaki kişilere sorabilirim diye düşündüm. Bu kişi de o gün orada bulunan Yeşim Kopan’ın kardeşi Yekta Kopan’dı elbette.

Konferans çıkışı, Yekta Kopan’ın bu kitabı vardı girişteki masalardan birinin üzerinde. Oldukça uygun bir fiyata satılıyordu, ardından da yazarın imzası vardı. Ben de bir daha denk getiremem düşüncesiyle, hem kitabı imzalatmak hem de aklımdaki soruyu sormak için kitabı satın alarak imza sırasına girdim. Elbette henüz bir kitabını dahi okumamış olduğum ama “Geleceğe Dönüş” film serisinin başrolü Türkçe dublajından tanıdığım yazardan imza almak benim için önemli bir şeydi. Ancak kafamdan geçen şey “TRT dublajlı Şeker Kız Candy” bölümlerine ulaşma şansı için soru sorabilmekti. Ne de olsa Yeşim Kopan’ın kardeşiydi, bir şekilde bana yardımı dokunurdu.

İmza sırası bana geldiğinde kitabı imzalattım, ardından biraz çekinsem de bir soru sormak istediğimi söyledim. ‘Olur’ cevabını aldıktan sonra “Şeker Kız Candy’i kardeşiniz seslendirmişti. Acaba onun seslendirdiği bölümlere ulaşma imkânımız var mı?” diye sorduğumda aldığım cevap beni iyice utandırdı. “Burada bu kadar kız varken, böyle bir sorunun senden gelmesi beni oldukça şaşırttı.” dedi. Ardından; “Ama, sorunun cevabına gelecek olursak da hayır, bölümler dublaj yapıldıktan sonra TRT binasında kalıyor, kayıtlar dışarıya çıkarılmıyordu.” diyerek sonlandırdı konuşmasını. Ben de oldukça utanmış, ama sorumun da cevabını almış olarak oradan ayrıldım. Elbette sonuç olumsuz olmuş, bölümlere ulaşma şansımın az olduğu ortaya çıkmıştı ama yine de bunu öğrenmek içimi biraz rahatlattı. Aslında bu anı; kitapla, hatta yazarla bile değil, kardeşinin seslendirmiş olduğu bir çizgi film serisiyle ilgili bir anı, ancak bu anı sayesinde kitabın değeri artmış oldu benim için. Aynı zamanda bu kitap, yazarına imzalattığım ilk kitaptı. Böyle de özel bir yeri var bende. Sanırım üzerinden zaman geçtikçe, unutmaya başladıkça, sık sık açıp öykülerini okuyacağım kitaplardan biri olacak.

Psikolojik tahlillerin bol olduğu, tesadüflerin yer aldığı, baba-oğul ilişkileriyle ilgili öyküleri okumaktan hoşlanıyorsanız, “Bir De Baktım Yoksun” kitabını kesinlikle öneririm.  


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder