Fangirl – Rainbow Rowell
Macmillan Children's Books, Londra, 2014
Sayfa Sayısı:480
Güncelleme (26.11.2017): Bu kitap ile ilgili bu yazının podcast videosunu Youtube kanalıma ekledim. Oradan dinleyebilirsiniz.
Son zamanlarda çok konuşulmuş kitaplardan biri olan Eleanor & Park kitabının yazarı Rainbow Rowell'ın diğer bir kitabı olan Fangirl'ü oldukça beğendim. Kitap Türkiye'de henüz çıkmadı ancak sanırım Pegasus Yayınları çevirisini yapıyormuş. Kısa süre sonra Türkçesini okuyabiliriz sanırım. Tabii ben kitabı çok merak ettiğim ve kitabın baskısını çok sevdiğim için Türkiye'deki çıkışını bekleyemedim.
Kitap; üniversiteye yeni başlayan Cath'in başından geçenleri anlatıyor. Cath, tüm hayatını tek yumurta ikizi olan kardeşi Wren ve babası ile geçirmiştir. Annesi ise daha küçük bir çocukken onları terketmiştir. Bu ayrılık üçünde de belli etkiler bırakmıştır. Cath eve kapanmış, Wren sürekli dışarıya çıkmış, babası da belli bir noktaya kadar idare etmiş ancak bir yerden sonra o da bocalamaya başlamıştır.
Üniversiteye gittikten sonra Cath için yaşam daha da zorlu geçmeye başlar. Yeni bir ortama alışkın olmadığı ve korktuğu için yurt odasından dışarı çıkamaz. Yemekhaneye bile gitmekten korktuğu için odasındaki abur cuburlarla beslenir. Ancak oda arkadaşı Reagan sayesinde zamanla bunu aşmaya başlar. Wren ise üniversiteye başladığında sürekli partilere katılır, sosyalleşmeye çalışır.
Cath, tüm bu içe kapanıklığını yazmayla dengelemektedir. İnternette Harry Potter benzeri bir kitap karakteri olan Simon Snow hakkında hayran öyküleri yazmaktadır. Bu öyküler sayesinde de internette oldukça popüler olmuştur. Simon Snow serisinin son kitabı çıkmadan önce kendi yazdığı hayran öyküsünü bitirmesi gerekmektedir.
Kitap; Cath'in üniversitedeki ortama alışması, ilk gerçek aşkını, yazdığı hayran öykülerini ve ailesiyle ilişkilerini anlatıyor. Cath bir bakıma kendini tanımaya başlıyor. Sanırım bu nedenle de kitap hoşuma gitti. Çünkü ben de üniversiteye ilk gittiğimde yurt odamdan çıkmak istememiş, kimseyle doğru düzgün konuşmamıştım. Bu nedenle baş karakteri kendime yakın buldum.
Kitapla ilgili hoşlanmadığım tek nokta ise, kitapta yer alan bazı olayların sonuçlandırılmamış olması. Merakla beklediğim bu olayın bir sonuca bağlanmamış olması beni kızdırdı. Ancak belki de yazar kitabı seri halinde yazmayı düşünüyordur ve ikinci kitapta bu olayı sonuçlandıracaktır. En azından kendimi öyle avutuyorum. :)
Kitapta Cath'in yazmış olduğu hayran öyküsü Carry On, Simon'dan ve orijinali olan Simon Snow serisinden de kesitler veriliyor. Ayrıca daha sonra bu hayran öyküsü Carry On adıyla kitap olarak çıktı. Bu kitapta Cath'in yazmış olduğu öykü sonuçlanıyormuş. Ancak o kitabı da tam olarak anlamak için Fangirl içerisinde yer alan bu kesitleri okumak gerekiyor. Kitabın sonunda bir ön okuma tarzında Carry On kitabının ilk 8 sayfası yer alıyor. Bu şekilde diğer kitabı okuyup okumayacağınıza karar verebilirsiniz. Ayrıca kitabın sonunda yazarla yapılan kısa bir söyleşiye de yer verilmiş. Ve kitabın ön ve arka kapaklarının iç kısmında kitaptaki karakterlerle ilgili çizimler de yer alıyor.
Bir gençlik kitabı olarak kesinlikle önereceğim bir kitap. Orta düzeyde bir ingilizceniz varsa rahatlıkla okuyacağınızı düşünüyorum. Ancak yakın zamanda kitabın Türkçe baskısı da yapılacağı için biraz daha sabrederek o şekilde okuyabilirsiniz.
Üniversiteye gittikten sonra Cath için yaşam daha da zorlu geçmeye başlar. Yeni bir ortama alışkın olmadığı ve korktuğu için yurt odasından dışarı çıkamaz. Yemekhaneye bile gitmekten korktuğu için odasındaki abur cuburlarla beslenir. Ancak oda arkadaşı Reagan sayesinde zamanla bunu aşmaya başlar. Wren ise üniversiteye başladığında sürekli partilere katılır, sosyalleşmeye çalışır.
Cath, tüm bu içe kapanıklığını yazmayla dengelemektedir. İnternette Harry Potter benzeri bir kitap karakteri olan Simon Snow hakkında hayran öyküleri yazmaktadır. Bu öyküler sayesinde de internette oldukça popüler olmuştur. Simon Snow serisinin son kitabı çıkmadan önce kendi yazdığı hayran öyküsünü bitirmesi gerekmektedir.
Kitap; Cath'in üniversitedeki ortama alışması, ilk gerçek aşkını, yazdığı hayran öykülerini ve ailesiyle ilişkilerini anlatıyor. Cath bir bakıma kendini tanımaya başlıyor. Sanırım bu nedenle de kitap hoşuma gitti. Çünkü ben de üniversiteye ilk gittiğimde yurt odamdan çıkmak istememiş, kimseyle doğru düzgün konuşmamıştım. Bu nedenle baş karakteri kendime yakın buldum.
Kitapla ilgili hoşlanmadığım tek nokta ise, kitapta yer alan bazı olayların sonuçlandırılmamış olması. Merakla beklediğim bu olayın bir sonuca bağlanmamış olması beni kızdırdı. Ancak belki de yazar kitabı seri halinde yazmayı düşünüyordur ve ikinci kitapta bu olayı sonuçlandıracaktır. En azından kendimi öyle avutuyorum. :)
Kitapta Cath'in yazmış olduğu hayran öyküsü Carry On, Simon'dan ve orijinali olan Simon Snow serisinden de kesitler veriliyor. Ayrıca daha sonra bu hayran öyküsü Carry On adıyla kitap olarak çıktı. Bu kitapta Cath'in yazmış olduğu öykü sonuçlanıyormuş. Ancak o kitabı da tam olarak anlamak için Fangirl içerisinde yer alan bu kesitleri okumak gerekiyor. Kitabın sonunda bir ön okuma tarzında Carry On kitabının ilk 8 sayfası yer alıyor. Bu şekilde diğer kitabı okuyup okumayacağınıza karar verebilirsiniz. Ayrıca kitabın sonunda yazarla yapılan kısa bir söyleşiye de yer verilmiş. Ve kitabın ön ve arka kapaklarının iç kısmında kitaptaki karakterlerle ilgili çizimler de yer alıyor.
Bir gençlik kitabı olarak kesinlikle önereceğim bir kitap. Orta düzeyde bir ingilizceniz varsa rahatlıkla okuyacağınızı düşünüyorum. Ancak yakın zamanda kitabın Türkçe baskısı da yapılacağı için biraz daha sabrederek o şekilde okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder